Meryem Kocal, takımın son durumu, Türkiye’de kadın futboluna bakışı, takım içinde atmosferi ve kişisel hedeflerini anlattı.
Öncelikle kendinizi tanıtır mısınız?
Meryem Kocal: Pamukkale Üniversitesi Spor Bilimleri Bölümü mezunuyum. Temelim atletizm. Kuşadası 1922’de Atletik Performans Antrenörü olarak çalışıyorum. Şu an Muğla’da Sıtkı Koçman Üniversitesinde master yapıyorum. Hem eğitim kariyerimi hem de şu anda futbolda kendimi geliştirerek futbolda kadın olarak kendimi geliştirmeye amaçlıyorum.
“ÖNCE ALTINORDU’DA ÇALIŞMAYA BAŞLADIM”
Kaç yıldır Kuşadası’nda bulunuyorsunuz?
Meryem Kocal: 22-23 yıldır Kuşadası’ndayım. 9-10 sene Kuşadasıspor’a bağlı olarak profesyonel olarak atletizm yaptım. 2013 yılında üniversiteyi kazanınca ayrıldım. Bir senedir de buradayım. Önce Altınordu Futbol Okulu’nda çalışmaya başladım. Sonra Küçükadaspor’da çalıştım. Şimdi de Kuşadası 1922 Futbol Kulübü’nde çalışıyorum.
Burak Zincir: Kuşadası 1922’nin bu sezon ligdeki performansını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Meryem Kocal: Şampiyonluğa oynayan bir takım kurduk. Şu an gayet gidiyoruz. Yenilgimiz yok. Her şey yolunda. Şampiyonluğa doğru emin adımlarla gidiyoruz.
“KADINLARIN SAYISI ÇOK DÜŞÜK”
Türkiye’de kadın futboluna ilgi hangi düzeyde?
Meryem Kocal: Türkiye’de futbol sektöründe kadınların sayısı çok düşük. Hem kulüpleşme anlamında hem hoca anlamında çok az. Çünkü Avrupa’ya göre çok bilindik değil ama Türkiye’de biraz daha geride. Kızlar oynayabilecekleri kulüpler bulamıyorlar. Erkeklerle birlikte oynuyorlar. Bir süre sonra önleri tıkanıyor. Kızlar kendilerini erkekleştirdikleri için erkeksi bir görünüme bürünme ihtiyacı hissediyorlar. İnsanlar da çocuklarını bu ortamın içine sokmak istemiyor. Bizler kadınlar olarak bir şeyleri yapıyoruz ama erkek değiliz. Kadınlığımızı koruduğumuz zaman bir şeyler yapacağız.
Meryem Kocal, Türk futbolunda kadınların daha çok yer almasını temenni ediyor.
“KADIN OLARAK ÖN PLANDA OLUYORSUNUZ”
Sizce kadın antrenörü olmanın avantajı ya da dezavantajı var mı?
Meryem Kocal: Şu an bulunduğumuz ligde hiç kadın yok. Türkiye’de çok az sayıda var. Avantajı bize daha farklı bakıyorlar. Ön planda oluyorsunuz, tanınıyorsun, dikkat çekiyorsun. Bu da kadın için iyi bir şey. Şımartılıyorsun bir nevi. Daha çabuk tanınıyorsun. Ben takımda atletik performans hocası olarak çalışıyorum ama gittiğimiz yerlerde kadın hoca olarak bir tık öne çıkartıyor. O anlamda mutluyum. Dezavantajı şu; 30-40 tane erkeğin içinde çalışmak bazen zor oluyor ama çok güzel bir ekiple çalışıyorum. Sorun yaşamıyorum.
“EKİBİMLE VE FUTBOLCULARLA UYUM İÇİNDEYİZ”
Takım içinde teknik heyetle ve futbolcularla iletişiminiz nasıl?
Meryem Kocal: Özer Hoca, Ahmet Hoca ve Özden hocayla birlikte çalışıyoruz. Ekip çok neşeli. Futbolcular çok efendi. Uzun zamandır benim çalıştığım tanıdığım, iyi bir ekip. Başkanımız Atilla Serhan Tuğlu kadınların bu alanda olmasıyla ilgili olarak çok destek veriyor. Ben ekibimle ve futbolcularla çok mutluyum. İyi anlaşıyoruz. İyi bir uyum içerisindeyiz. Onlar bana karşı aynı şekilde iyi davranıyor.
“JOSE MOURİNHO’YU ÖRNEK ALIYORUM”
Türkiye’de ya da Dünya’da takip ettiğiniz, kadın futbolcular ya da antrenörler var mı?
Meryem Kocal: Kadın olarak bu işe bakmıyorum. Koyu bir Beşiktaşlıyım. Küçükken babamla hep halı sahalara maçlara giderdik. Futbolu seviyorum. Babam futbolcu sevdirdi. Benim hep hayallerim vardı. Şenol Güneş, Fatih Terim gibi… Çocukken en büyük hayalim Beşiktaş’ta bir teknik direktör olmaktı. Öyle büyük kulüplerde çalışmak. O yüzden kadın anlamında takip ettiğim biri yok. Önümde bir örnek yoktu. Hiç kimse bir Jose Mourinho değil o işi yapsın. Mourinho’yu örnek alıyorum.
Eğitimlere gidip geliyorsunuz. Futbol ile eğitim bir arada gidiyor mu?
Meryem Kocal: Masterım bitmek üzere. Sadece tezim kaldı. Günde iki üç saat antrenmanlarımız oluyor. Vaktimi çok almıyor. Eğitimlere gidip gelirken kulübüm buna tolere gösteriyor. Bana izin veriyor kulübümüz. Ben de eğitim anlamında kendimi geliştirip aynı zamanda kulüpte çalışıyorum. Kulübümüz bana destek oluyor.
“EN BÜYÜK HAYALİM…”
Son olarak, kişisel hedefleriniz neler?
Meryem Kocal: Bir kadının bir erkek takımında çalışmasıyla ilgili bir sürü ön yargısı var. Ben bu ön yargıyı kırmak istiyorum. Amacım, Türkiye’de Süper Lig’de bir ekibinin içerisinde kadın olarak atletik performans antrenörü olarak yer almak istiyorum. En büyük hayalim bu.
Yorumlar
0 comment