menu
“KONUŞAN ADAM” YENİHABER’E AÇIKLAMALARDA BULUNDU
Kuşadası’nda ‘Kuşadası’nı konuşan adam’ programıyla tanınan gazeteci Erol Özkan, Yenihaber Kuşadası Gazetesi’ne ve Kuşadası Olay Gazetesi'ne açıklamalarda bulundu. Biz sorduk, Erol Özkan cevapladı. İşte Erol Özkan’ın gazetemize yaptığı açıklamalar…
73
okunma

Kaç yıldır basın sektöründesiniz?

Kuşadası’nda 2007’den aralıksız basın sektöründeyim. Onun öncesinde bir radyo dönemim var. Radyo’da habercilik yapıyordum. İstanbul’da Ozan medya grubunda işe başlamıştım.  KUHA Medya grup adında şahsi medya şirketim var. 2007 yılında başladığımızda bölgede internet haberciliği yapan kimse yoktu. Bunu biz başlattık. Haber Adası.com ile başlattık sonra da Kuşadası Haber Ajansı olarak değiştirdik. Sosyal medya üzerinden de haberciliğe başlayan ilk biz başladık. Sonrasında da atılım yaparak canlı yayınlarla habercilik yapmaya başladık. İzleyiciler Kuşadası’nı Konuşan Adam ismini verdi. Bu isim de tuttu. 

Yerel basını nasıl buluyorsunuz?

Yerel basında bu işi menfaati için kullanan arkadaşlarımız var. Emekçiler de var. Duayen kelimesini hiçbir basın emekçisi kendisine söylememeli. Diplomatlar kendilerine duayen derler. Basın sektöründe de bu kullanılmaya başlandı. Bunu izleyiciler, okuyucular verir. Kimse ben duayenim diyemez. Kuşadası Esnaf Sanatkarlar Odası’nda basın sözcüsüyüm. Ahmet Çalım başkanla birlikte geldik ve onunla birlikte devam ediyoruz. Ayrıca esnaflarımızın sosyal medya hesaplarını ve internet sitelerini ücretsiz olarak yapıyoruz. Yardım istediklerinde bu yönde yardımcı oluyoruz. Esnaflarımız tanıtım için ne gerekiyorsa geliyorlar, danışmanlık yapıyoruz. 

Esnaf Odası’ndaki işinizden çıkıp tazminat aldıktan sonra tekrar işe girdiğiniz doğru mu?
Kuşadası Esnaf ve Sanatkarlar Odası’ndna tazminat alarak işten aldığım ve tekrar işe döndüğüm kocaman bir doğru. Biz de yalan yok. Biz burada danışman olarak çalışıyoruz. Seçimle geliriz, seçimle gideriz. Geçen dönem Ahmet Başkan ile geldik 4 yıllık bir anlaşma yapıldı. Seçimin kazanını belli olmaz. Herkes kendi ekibiyle gelir. Bu da gayet doğaldır. Bizim de 4 yıllık sözleşmemiz 2021 yılında bitiyordu. 4 yıllık emek vardır, bu verilir. Bu yapılan ilk değil. Halit başkan döneminde de yapılır. Bu tür odalarda kıdem tazminatları personellere ödenir. Bu nu Halit başkan döneminde de yapıyorduk. Ticaret Odası da böyle yapıyor. Aydın’da 82 oda var ve birçok başkanıyla sohbet ettiğimde bunu söylüyorlar. Çünkü kıdem tazminatını bir anda yüklü ödemek çok zordur. Kendi istekleriyle ayrılan arkadaşlarımız var. O yıllardaki kıdem tazminatları şimdi olsa biz ödemekte zorlanırdık. Bizim dönemde de kıdem tazminatlarını ödüyoruz. Bu gayet doğal bir şeydir. Kıdem tazminatı adı altına bana el altında bir para ödenmedi. 4 yılda 24 bin lira kıdem tazminatım birikmiş. Herkesin beklediği gibi 15-20 bin lira maaş almıyoruz. Normal personel ne para alıyorsa biz de onu alıyoruz. İskender Avcı’nın röportajını izledim. Bu parayı geri ödesin demiş. Yasa öyle işlemiyor. Seçime girdik, sözleşmemiz yapıldı. İnşallah bir dahaki seçime kadar burada olacağız. Gazetecilerin ve danışmanların kaderi bu şekilde. Bir dönem beraber olursun bir dönem olmazsın… Devlete bu para geri ödenmez. 

Gazeteciler Derneği Başkanlığı 2 dönem boyunca yaptınız neden  istifa ettiniz?
Rahmetli Hacı Salihoğlu, bizim üstadımız uygun görmüştü başkanlığa. Senin ideallerin var, derneğe başkan olsana dedi. Onun ön ayak olmasıyla dernek başkanlığına seçilmiştim. Esasında biraz toparlamaya çalıştık. Ama bazı alışkanlıklardan vaz geçemiyorsunuz. Belki ben de dahilim bunun içine, kimseyi suçlamak istemiyorum. Baktım olmuyor, ilk dönemin sonunda bırakmak istedim. Araya pandemi girdi. Zeynep İnak pandemide seçim yapılmıyor diye söylemiş. Pandemide seçimler yapılıyor. Zeynep hanım o anlık unutmuş olabilir. Seçim izinleri bakanlıktan çıkmıştı. Biz de bunu ilan ettik. Cep telefonumda hepsi kayıtlı. Zeynep hanım da o dönem başkan yardımcısıydı, kararda imzası vardı. O dönemde iki başkan adayımız çıkmıştı. Biri Ufuk Baksi, biri İskender Avcı. İlk toplantı yapılamamıştı. İkinci toplantı da yapılamamıştı. Tutanaklar duruyor. Çoğunluk aranmaksızın denir ama yönetim denetim kurulu üyesi kadar en az kişi gelmesi gerekir. Biz de o sayı bile toplanmadığı için ben otomatikman başkan olarak devam etmek zorunda kaldım. Hatta dernekler masasına başkanlığı bırakacğaım diye yazı vermiştim. Prosedürü çok bilmediğim için o dönem dernekler masasına istifa verilemiyormuş. En son 2 yıl sonunda arkadaşların hepsini ikna ettim. Bu kez Zeynep hanım ve İskender Avcı kıran kırana seçim yarışına girdiler. Olağanüstü seçim kararı aldım. Seçimi yaptık, İskender Bey bir oy farkla seçimi kazandı. Kendisine başarılar diliyorum. Seçimden bir hafta 10 gün sonra da Gazeteciler Derneği’nden istifa ettim. 

Zeynep İnak sizden daha kötü yönetecek biri daha yok dedi. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Zeynep hanımın yaşı o kadar ileriki başkanlık yaptığını ben hatırlamıyorum. Demek ki çok genç zamanlarda yapmış. Başkanlık yaptığı dönemi açıkçası hatırlamıyorum. Nasıl başkanlık yaptığını bilmiyorum. Bizden yaşça büyük olduğu için ne söylediyse saygı duyarız. Ama unutmasın ki başkan yardımcım Zeynep Hanımdı. Defterde alınan her kararda onun imzası vardı. Madem yanlış yönettik Zeynep hanım neden imza attı. 

İskender Bey “Ben çok uyarmama rağmen eşyalara ne oldu” dedi. Bu konuda yorumunuz nedir?

Belediyelerle ben ters dönemlerdeydim.  Son dönemlerde biraz sıcak temaslarımız var açıkçası. Ona rağmen ben belediye kapının önüne koydu demem.Bu kötü bir kelimedir. Ömer Günel de Yusuf Atak da bize devam edip etmeyeceğimizi sordular. Ama geçmişten bugüne o kadar çok büyük bir borç vardı ki… Belediyeye hiçbir kira ödenmemiş. Belediyeye ben bizzat söyledim. Orayı tutsak da bir işe yaramıyordu zaten. İskender Bey bir yer tutmuş ve orayı açacakmış galiba. İnşallah  tüm gazeteci arkadaşlarımız oraya giderler. Maalesef ki bizler çok derneğe giden insanlar değiliz. İnşallah arkadaşlar giderler. Kapının önüne malzemeler kondu deniliyor. Ben oraya ilk seçildiğimde, bir tane ikili koltuk, bir tane de üçlü koltuk ve döşemeler itamamen parçalanmış bir masa  vardı. Başka da hiçbir malzeme yoktu. 1996 yılından beri üyeyim. Ben 96 yılından beri Gazeteciler Derneği tabelası görmedim. Logoyu da kendimiz çizdirdik ve tescillettirdik. 

Derneğin 65-70 bin arasında borcu olduğu ve sizin yapılandırmadan çıktığınız doğru mu? Doğruysa neden?

Ufuk Baksi başkan döneminde bir şeyler yapılmış. Dernek kararları defterinde de bir şey görmedim. Yapılandırma olduysa karşımıza taksitlendirme de gelmedi. Belediyeye benim dönemimde zordum borçları ödeme konusunu. Benim başkanlık dönemine geçtiğimde 36 bin lira borç vardı faizleriyle beraber. Bana keşke af döneminde başvuru yapılsaydı denildi. Ben dernek defterlerinde böyle bir başvuru görmedim. 64-70 bin lira borcu ben bilmiyorum. İskender Bey de derneğin saymanıydı. Dernekte madem böyle bir borcu vardı, İskender Abi neden bizi uyarmadı? Diyelim ki ben suçluyum, Zeynep hanım başkan yardımcısıydı, saymanı İskender Beydi.  Diğer altı kişi imza toplayıp başkanlığımı düşürebillirlerdi. Bunun neden olduğunu biliyorum. İnsanlar emekleriyle bir yere geldiği zaman saygı duymak gerekir. Rahmetli Zafer Hacısalihoğlu’nun yeri bende çok başkadır. O hariç beni başkanlıktan indirmek için meslektaşlarım ellerinden geleni yaptılar. Tabi başarılı olamadılar, olamazlar. Gazetecilik ayrıdır, danışmanlık ayrıdır. Kendi işini kendi yapacaksın, mücadele edeceksin.  Bir yerlere öyle geleceksin.   Benim bir avantajım vardı, mesleğe İstanbul’da başladım. Çok iyi siyasetçilerle çalıştım. Hüsamettin Cindoruk ile, İdris Güllüce bakanla çalıştım. Rahmetli Azer Bülbül ile çalıştım. Bunlar bana hep artı kazandırdı. Ben bu yerlere tırnağımla kazıyarak geldim. 

Konuşan Adam programında siz yıllarca belediyeye karşı muhaliftiniz. Nasıl oldu da barıştınız?
Ömer Başkanla eski dostuz. Ömer Bey siyasete girdiğinde biz karşısında durduk. Bir dönem kendisiyle çalıştık. Siyasi dostluk da yaptık. Açıkça söyleyim Ömer Başkanla kavga ettik, mahkemelik olduk. Mahkemeyi ben kazandım. Bu küslük uzun yıllar devam etti. Biz başkanla barıştık. Erol Özkan’ın Ömer Günel’i öven bir tane yazısı var mı? Sert muhalefeti bıraktık. Ömer Günel’e şehremin lakabını veren benim canlı yayınlarda. Siyasetçiler benim kullandığım lakabı kullanıyorlar. Sert muhalefet yapmıyoruz. Yaz aylarında sert muhalefeti kimseye yapmıyordum çünkü turistler geliyordu. Zaten insanlar işinde gücünde. Ekim’den sonra ne yapacağımızı bekleyin. Ben iki seçim arasında kimseyle anlaşmadım. 2024 yerel seçimlerinde Ömer Bey ya da başkası bizimle çalışmak isterse, gelip bizle konuşur, ücreti söyleriz. Anlaşırız ya da anlaşmayız. Ben AKP’Li değilim 2 seçim AKP ile çalıştım. Çünkü profesyonelim. Vatana, millete ihanet dışında herkesle çalışırım. Tek kırmızı çizgimiz budur. Küslük ve barışıklık durumlarını çok abartmamak gerekir. Ben 8 yıl belediyenin hiçbir etkinliğine çağrılmadım. Diğer gazeteci arkadaşlarımız neden baş kaldırmadılar? Ben canlı yayınlarda hep söylüyordum. Haberlere çağrılmayan basın mensubu gereğini yapar. Ben de onu yapıyorum belediyeye. 


Zabıta müdürü Nuri Bey ile yaptığınız röportaj çok konuşuldu daha önce bu görev için yetersiz demiştiniz. Nasıl oldu da yeterlilik kazandı?
Ömer Günel ile Deva Partisi İlçe Başkanı Behçet Alp başkanlık için aday diyelim. Ömer Bey 82’ye 18 kazanır bence. Behçet Alp’in bugüne kadar yaptığı siyaset çok doğru siyaset değil. Ömer Günel, Behçet Alp’in evinde bazı şeyleri mühürletmiş. Bence bu da doğru değil. Böyle kindar siyaset de olmaz. Ömer Bey de bu hatalarını gördü. Herkes Fuat Akdoğan’ı takip etsin.  CHP’de meclis üyesi olan iki kişi var, belediye başkanlığını istiyorlar. Meclis üyesi olmasalar onların isimlerini verirdim. Bu adaylar arasında Murat Saraç bir adım önde. Ben CHP’yi tanıyorsam Ömer Günel seçimlerde aday olacak. İlk kez üst üste aynı adayla seçime gireceğini tahmin ediyorum. Genel Seçimlerin hemen ardından yerel seçimlerde göreceğiz.  Zabıta Müdürü Nuri Bey ile pandemi döneminde röportaj yaptık. O zaman Nuri Bey yeni müdürlük almıştı. Nuri Bey Özer Kayalı döneminde özel kalem görevindeydi. Demek ki bir şeyleri yetersiz görmüşüm. Eleştirdim. Nuri Beyi taraflı tarafsız herkesi çok beğeniyor. Kendisinin yanlış bir şeyini göreyim yazarım. Ekim’i herkes beklesin. 

Yenihaber Kuşadası Gazetesi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Güzel bir ekipsiniz. Genç arkadaşlar da var. Herkes işini iyi yapıyor. Severek yapıyorsunuz. Benim yaptığımı yapıyorsunuz. Basın tarafsız değildir, olmamalıdır. Dünyanın en büyük medya grubu CNN’dir. CNN bile her savaşta bir taraf olur. Ortada olmak bana göre ters. 

Yorumlar

https://kusadasiolay.com/assets/images/user-avatar-s.jpg

0 comment

Write the first comment for this!